Gebelikte Alınması Gereken Vitamin, Mineral ve Proteinler

Gebelikte protein ihtiyacı artmaktadır. Süt, yoğurt, peynir, yumurta, kırmızı et, balık, kümes hayvanları, fasulye gibi tahıllar, protein açısından zengin besinlerdir.

Gebelikte Alınması Gereken Vitamin, Mineral ve Proteinler Nelerdir?

• Protein:  

Gebelikte protein ihtiyacı artmaktadır. Süt, yoğurt, peynir, yumurta, kırmızı et, balık, kümes hayvanları, fasulye gibi tahıllar, protein açısından zengin besinlerdir.

• Vitaminler: 

A Vitamini; hücre gelişimi, dişlerin oluşumu ve kemik büyümesi için gerekli bir vitamin olan A vitamini havuç, yoğurt, yumurta sarısı, sakatat, tereyağı, margarin, meyveler ve yeşil sebzelerde bulunur. Doğal beslenmenin haricinde doktor tavsiyesi olmadan ilaç olarak alınmamalıdır. 

D Vitamini; gebelik sırasında ihtiyaç duyulan kalsiyum ve fosforun emilimi için gerekli bir vitamindir. Kalsiyum ve fosfor bebeğin iskelet ve diş yapısının oluşumunda önemlidir. D vitamini takviye edilmiş süt ve margarin, karaciğer, yumurta sarısı, konserve sardalye, somon balığı ve çeşitli taze sebze ve meyvelerde bulunur. Vücut tarafından gereken yerde kullanılabilmesi için güneş ışığına ihtiyaç vardır. 

C Vitamini; gebelik sırasında deri, yumuşak ve bağlar dokusu, damar sistemi gibi dokuların oluşmasına ve gelişmesine yardımcı olur. C vitamini yönünden zengin yiyecekler patates, domates, brokoli, çilek, lahana, greyfurt, portakal, karnabahar, kırmızı ve yeşil biber, yeşil yapraklı sebzeler gibi taze meyve ve sebzeleri içerir. Bu nedenle her gün belirli miktarlarda alınmalıdır. Taze sebze ve meyveler çiğ ya da az haşlanarak yenildiğinde C vitamini alınır. Ancak çiğ yenen sebze ve meyveler iyice yıkanmalıdır. 

Folik Asit; bebeğin yeterli büyümesi için ve gebe annenin anemisini önlemek için önemlidir. Taze yeşil yapraklı sebzeler, portakal, muz, böbrek, karaciğer ve diğer sakatatlar, fındık, fıstık, kepekli ekmek gibi yiyecekler folik asit kaynağıdır. Çiğ ya da az haşlanarak yenen yeşil sebzeler folik asit yönünden daha zengindir. 

Bebeğin beyin ve sinir dokusunun gelişmesi için gebeliğin ilk üç ayında folik asit içeren ilaçların doktor önerisi ile kullanılması faydalıdır. 

• Mineraller: 

Demir, bakır, çinko, kalsiyum, fosfor, sodyum ve magnezyum gibi mineraller herkes için çok önemli olmakla birlikte gebelikteki önemi daha da artmaktadır. 

Demir; annede ve bebekte kırmızı kan hücrelerinin yapımı ve oksijenin dokulara taşınması için önemlidir. Gebelikte hem annenin bebeğini besleyebilmek için kırmızı kan hücrelerinin üretimi artar, hem de bebek doğduktan sonra, bir süre kullanacağı demiri vücuduna depolar. Bu nedenlerle, normalde gıdalardan alınan demir, vücut için yeterli olurken, gebelikte ayrıca demir ilaçlarının kullanılması gerekir. 

Hayvansal yiyeceklerdeki demir, sebze ve kuru meyvelerde olanlardan daha kolay emilir. Et yenilemiyorsa, demirin emilimini arttırmak için alınan besinlerin C vitamini açısından zengin olması gerekir. Demir, kırmızı et, karaciğer, balık, yumurta, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve tahıllarda bulunur. Yeterli demir hem gıdalardan, hem de özellikle 4'ncü aydan sonra demir içeren ilaçlardan alınmadığı gebede kansızlık meydana gelebilir. Bu durum annede aşırı yorgunluk hissi, algılama güçlüğü, cilt ve mukozada solukluk ve saç dökülmesi gibi belirtilerle kendini göstermektedir. 

• Tuz kullanımı; gebeliğe bağlı olarak ortaya çıkan yüksek tansiyon ve şişliklerden kaçınmak için tuz kullanımın kısıtlanması gerekmektedir. Yüksek düzeyde tuz içeren yiyecek ve içeceklerden, turşu, salamura, konserve, et ve tavuk suyu içeren tabletlerden kaçınılmalıdır. 

• Su ve sıvı; gebelikte bol sıvı alımı meydana gelen fizyolojik değişikliklerin desteklenmesi bakımından oldukça önemlidir. Bol sıvı alımı, kabızlığın önlenmesi, sindirimin kolaylaşması, böbreklerin rahat çalışması, idrar yolu iltihaplarının önlenmesini veya hafif atlatılmasının sağlanması bakımından önerilmektedir. Kadının günlük alması gereken sıvı miktarı süt hariç 8-12 bardak (1.5-2 İt.) olmalıdır. Alınacak sıvının özellikle su, meyve suyu olarak alınması, çay, kahve ve karbonhidratlı içeceklerden ise kaçınılması gerekir. 

Süt-peynir-yoğurt; hem protein hem de kalsiyum bakımından zengin olması nedeniyle gebelikte beslenmede süt, peynir ve yoğurta geniş yer verilmelidir. Kadın günlük olarak 3-4 kap yoğurt veya süt tüketmeye özen göstermelidir. Tam mayalanmamış peynir, pastörize edilmemiş veya kaynatılmamış süt alınmamalıdır. Pastörize edilmiş sütlerin içilmesi tavsiye edilir. 

 Vücudunuz uygun besin maddelerine ve vitaminlere gereksinim duyacağından çok çeşitli ve sağlıklı yiyeceklerle beslenin,

  • Az ve sık yemek yenmelidir. Uzun süre aç kalmak baygınlık hissine neden olmakta ve bebeğinizin beyin dahil vücut gelişimini olumsuz etkilemektedir. 
  • Aşırı kiloluysanız, gebe kalmadan önce kilonuzu uygun bir düzeye getirmeniz hem siz hem de bebeğiniz için önemlidir. Gebelik sırasında zayıflama diyeti uygulamak bebeğinizin büyüme ve gelişmesi açısından risk yaratabilir. 
  • Günlük süt-yoğurt ve peynir ihtiyacınızı mutlaka karşılayın, 
  • Günlük 1.5-2 İt sıvı almayı ihmal etmeyin, 
  • Kabızlığı önlemek ve sindirimi kolaylaştırmak için diyetinizde bol sebzeli ve meyveli yiyeceklere yer verin.
  • Her şeyi yemeyin ve yemeklerde tuz tüketimini kısıtlayın. Tuzu yemeklerinize pişirirken değil, sonradan ilave etmeye çalışın. Böylece tuzun ve suyun vücuttan atılımı kolaylaşır, 
  • Sizde veya ailenizde herhangi bir yiyeceğe ve içeceğe karşı tanısı konulmuş alerji hikâyesi varsa bu yiyecekleri almaktan kaçının. Bebeğinizde de aynı yemeğe karşı hassasiyet gelişerek alerji meydana gelebileceğini göz önünde bulundurun. 
  • Özellikle gebeliğin 4'ncü ayından sonra doktorunuzun önereceği demir ilacınızı düzenli olarak kullanın. İlacınızı, süt ve süt ürünleriyle birlikte almaktan kaçının. Portakal veya greyfurt suyuyla birlikte almanız daha uygun olabilir. Besin zehirlenmesi büyümekte olan bebeğinize zarar verebilir. Bu nedenle yiyeceklerinizi mümkün olduğu kadar güvenli bir şekilde hazırlamak ve korumak için aşağıdaki tavsiyelere uymanız gerekir: 
  • Yiyeceklere ve yemeklere dokunmadan önce ellerinizi iyice yıkayın, 
  • Dondurulmuş yiyecekleri hemen dolaba koyun ve çözülmüş yiyeceği tekrar dondurmayın, 
  • Yiyeceklerin son kullanma tarihine dikkatlice bakın. Son kullanma tarihi geçmiş yiyecekleri kesinlikle yemeyin ve yedirmeyin, 
  • Çiğ ve pişmiş yiyecekleri ayrı kaplarda saklayın, 
  • Meyve ve sebzeleri tüketmeden önce çok iyi bir şekilde yıkayın, Yiyeceği yeniden ısıtmanız gerekiyorsa servis yapmadan önce iyice kaynatın ve bir defadan fazla ısıtmayın.

Benzer Yazılar
Daha yeni Daha eski